Köy hayatını anlatan Yılanların Öcü adlı romanı, Türk edebiyanın klasikleri arasına girmiş bir eserdir. Eserleri Bulgarca ve Rusça başta olmak üzere birçok dile çevrilmiştir. Baykurt, Türkiye Öğretmenler Sendikası ve Türkiye Öğretmen Dernekleri Milli Federasyonu genel başkanlıklarını yapmıştır.
Çocukluğu
1929 yılında Burdur’un Yeşilova ilçesine bağlı Akçaköy’de doğdu. Annesinin adı Elif ve babasının adı Veli’dir. Doğum tarihi kesin olarak bilinmemekle beraber şu sözleri ile 1929 yılının haziran ortası olduğu düşünülür: “1929 doğumlu olduğum doğru. Ay, gün bilinmiyordu. Anamla konuştuk. Köyde orak mevsimi. Tarlada sancılanıp eve gelmiş. Haziran ortasıdır…” Savaşlarda vurulup geri dönmeyen amcasının adı olan “Tahir” adı verildi.[kaynak belirtilmeli]
1936 yılında Akçaköy İlkokulu’na başladı. İki yıl sonra babasını kaybetti ve eğitimini yarım bırakarak Balıkesir iline bağlı Burhaniye’de yaşayan dayısının yanında dokumacılık yapmaya başladı. II. Dünya Savaşı başlayınca dayısının askere alınması üzerine köyüne dönerek okula devam etme imkânı buldu. Bir yandan ırgatlık, çobanlık, suculuk, köy kâtipliği yaparak eğitimini üç yıl kesintiden sonra okulu kendi köyünde tamamladı. 1942 yılında ağır bir sıtma geçirdiği dönemde şiir yazmaya başladı.
Ortaöğrenimine Gönen Köy Enstitüsü’nde devam etti. Köy enstitüsü yıllarında şiire olan ilgisi arttı. İlk şiiri Fesleğen Kolum, Eskişehir’de çıkan Türke Doğru dergisinde yayımlandı. 1947 yılında Köy Enstitüleri ve Kaynak dergilerinde şiirleri yayımlandı. Bu yıllarda şiirlerinde, daha sonra tüm yazılarında Fakir Baykurt adını kullandı.
Köy öğretmenliği
Ortaöğrenimini 1948 yılında tamamlayarak köy öğretmeni oldu. Beş yıl Yeşilova ilçesinin Kavacık ve Dereköy köylerinde ilkokul öğretmenliği yaptı. Bu dönemde arkadaşları ile Ege ve Göller Bölgesi Türkiye Köy Öğretmen Dernekleri Federasyonu’nu örgütledi.[2] 1951 yılında Muzaffer Hanım’la evlendi.[3] Bu evlilikten kızları Işık (d. 1957) ve Sönmez (d.1958) ile oğlu Tonguç (1962) dünyaya geldi.
Türkçe öğretmenliği ve müfettişlik yılları
1953 yılında Gazi Eğitim Enstitüsü’ne girdi. Edebiyat Bölümü’nü bitirip Türkçe öğretmeni oldu (1955). Önce Sivas Lisesi’ne atandı ve yıl sonunda Hafik’de açılan ortaokula aktarıldı. Aynı yıl ilk kitabı olan Çilli ‘yi, mektup yoluyla tanıştığı Samim Kocagöz’ün desteğiyle yayımlattı.[1] 1957 yılında askere alındı. Sivas Lisesi’ne atandığı ve bir otelde kaldığı sırada yazmaya karar verdiği ve kendi yaşamından yola çıkarak kurguladığı “Yılanların Öcü” adlı romanını askerliği sırasında izin günlerinde yazdı.
Yılanların Öcü’ romanı ile 1958 yılında Cumhuriyet gazetesinin düzenlediği Yunus Nadi Roman Ödülleri’nde aralarında Halide Edib Adıvar, Orhan Kemal, Behçet Necatigil, Haldun Taner’in de bulunduğu Seçiciler Kurulu tarafından Yunus Nadi Ödülü’ne değer görüldü. Eser, Cumhuriyet gazetesinde tefrika edildi. Yılanların Öcü’nün tefrika edilmesinden sonra dönemin Milli Eğitim Bakanı Tevfik İleri’nin talimatıyla Baykurt ve gazete hakkında soruşturma açıldı; savcı tarafından takipsizlik kararı verildi. Baykurt, bu olaydan sonra zaman zaman Cumhuriyet gazetesinde yazılar yayımlamaya başladı.
Askerliğini Konya Astsubay Okulu’nda tamamladıktan sonra Şavşat Ortaokulu’na öğretmen olarak atanan Baykurt, 1959 yılında köy yaşamının sertliğini, yoksulluk, cahillik, sömürü, taassup ve batıl inançları anlatan Efendilik Savaşı adlı kitabını yayımladı. Aynı yıl Cumhuriyet’teki bazı yazıları ve Yılanların Öcü romanı nedeniyle öğretmenlikten alınıp Ankara’da Türkiye Cumhuriyeti Millî Eğitim Bakanlığı Yapı İşleri Bölümü’nde görevlendirildi ve bir süre sonra açığa alındı. 27 Mayıs 1960’tan sonra Ankara İlköğretim Müfettişliğine atandı. Efkar Tepesi adlı kitabı 1960’ta yayımlandı.
Yılanların Öcü romanı 1961 yılında tiyatroya uyarlandı ve Devlet Tiyatroları’nda sahnelenmek istendi. Ne var ki bütçe görüşmeleri sırasında Meclis’te ve Cumhuriyet Senatosu’nda[5] romanla ilgili tartışmalar yapılmış, “kuvvetli sol görüşler taşıdığı” öne sürülmüş ve oyunun provaları durdurulmuştur. Eser, 1962’de filme uyarlandı. Sansür Kurulu tarafından filmin Türkiye içinde ve dışında gösterilmesi reddedilen film, Çankaya Köşkü’nde Cumhurbaşkanı Cemal Gürsel’e izlettirildi. Cumhurbaşkanının destek vermesine rağmen gösterime sokulmayan filmi mecliste milletvekillerinin izleyip gösterim iznine karar vermesi kabul edildi. Gösterilen tepkiler ve yaşanan tartışmalar üzerine mecliste planlanan gösterim yapılmadan sansür kaldırıldı. Ankara’daki Ulus sinemasında yapılan gala gecesinde Fakir Baykurt, saldırganlar tarafından hırpalandı. Altmışa yakın sinema, filmin gösteriminin yapıldığı ilk gün saldırıya uğradı.
1962 yılında Onuncu Köy, Karın Ağrısı, Irazca’nın Dirliği kitaplarını yayımlayan yazar Amerika Birleşik Devletleri’ne giderek, Bloomington’daki Indiana Üniversitesi’nde göze kulağa hitap eden ders araçları ve yetişkinler için yazma öğrenimi gördü. 1963 yılında yurda dönerek Ankara İlköğretim müfettişliği görevini sürdü. Onuncu Köy Bulgarcaya çevrildi ve kitapları Bulgaristan’da Türkçe olarak da basıldı. Yılanların Öcü ile Irazca’nın Dirliği de Almanya’da, Die Racheder Schlangen adıyla basıldı. Yılanların Öcü Rusçaya çevrildi.